Diyet kültürü zayıf olmaya, toplumda kabul gören güzellik algısına kişinin sağlığından, iyi ruh halinden daha fazla değer veren bir inanç sistemidir. Yiyeceklerin iyi veya kötü olarak sınıflandırılması, kilo vermenin sağlık kavramıyla eşleştirilmesi, kişinin değerinin bedeninin küçüklüğü ile ölçülmesi, belirli bir vücut tipinde görünülmesi gerektiği gibi düşünce yapıları diyet kültürünün temelinde yer alır. İnsanlar üzerinde fiziksel ve psikolojik etkilere sebep olan inanç sistemi hayatta sağlıklı ve mutlu olmak için tek yolun zayıf olmak olduğunu vurguluyor.
Toplumsal açıdan normalleştirilen ve belirli söylemlerle sürekli dile getirilerek devamlılığı sağlanan diyet kültürü insanların fiziksel farklılığını reddederek aynı kalıp beslenme düzenini edinmelerini sağlıyor. İnsanlarda yeme bozukluklarının semptomlarını destekleyerek Fatphobia (Şişman fobisi), Bodyshaming (Vücut utandırma) gibi konseptleri kuvvetlendiriyor.
Diyet kültüründen bazı örnekler;
· Kilo verdiğinizde çevrenizden övgü, aldığınızda ise eleştiri almanız.
· Spor eğitmenlerinin egzersiz sonrası ‘şimdi yemeği hak ettin!’ gibi motivasyon cümleleri kurması.
· Bir bedenin diğerinden daha üstün olduğunu temel alan before – after fotoğraflarının yayınlanması.
· Beden çeşitliliğine yer vermeyen diziler, filmler, TV programları.
· Sosyal ortamlarda yapılan diyet, detox sohbetleri.
· Belirli bir güzellik idealini yansıtan kadın dergileri
ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan tetikleyici söylemler…
Muhabir: Meryem Türk